Karantina günlerinde geçmişi yazmaya devam..
Tarih 31 Aralık 2018 hava buz gibi donuyorum.
İçimizde fırtına kopuyor yine bir yılı geride bırakıyoruz..
O kadar hızlı geçiyor ki tutamıyoruz.
Edebiyat bitti konuya dönüyorum. 🙂
Koşturmaca, hayat mücadelesi derken bu yorgunluğu çok sevdiğim bir arkadaşımı gördüğümde atabileceğime inanıyorum.
Bir yazı / tura atıyorum. Ya Akın çıkacak ya Hakan..
Tura geliyor benim Göttingen yolculuğum başlıyor.
Çocukluğumda bu ismi ilk Çarkıfelek programında Mehmet Ali Erbilin espirisinde duymuştum.
Ertesi gün herkes okulda birbirine Göttingen – Fort in gen sallıyor..
Kim derdiki 20 – 25 yıl sonra aynı şehirde büyüdüğüm bir arkadaşımla yollarımın orada kesişeceğini..
Konum olarak Göttingen Almanya’nın hemen hemen ortasında denilebilir.
Ben Düsseldorf – Dortmund ve Kassel istikameti üzerinden yaklaşık 5 saat de gittim.
Burası çok büyük bir yer değil ama azımsanmayacak kadar küçük de sayılmaz. Üniversitesi ile ünlü olan bir şehir. Tam bir Öğrenci şehiri.
Tabiki Yabana atılmayacak tarihide var.
Şehir merkezinde restore edilen Kasaba evleri hala güzelliğini koruyor.
Bu tür evleri hemen hemen Avrupa’nın ortaçağ şehirlerinde görmek genelde mümkün.
Adını duyduğum fakat havaların kötü olmasından dolayı gidemediğim Turizm için önemli olan çok eski yapıt olan bir de kale var burada.
Adı Plesse Castle şimdilerde Restaurant olarak hizmet veriyor.
Kale 1015’li yıllara dayanıyor. Ne hikayeler ne Impratorluklar ne entrikalar görmüştür kim bilir..
Bir sonraki ziyaretimde mutlaka gidip fotoğraf ve videolar çekeceğim ve daha fazla bilgi toplayacağım. 🙂
Diğer edindiğim bir bilgi ise yer altı dünyasında yürüyüş..
Zindanlar, tonozlar ve ritüeller..
Çok ürpertici ama bence gidip görülmeye kesinlikle değer.
Ainler, işkenceler, tutsaklar.. off mekan’a bak..
Bu yer alti gezilerine çok fazla rağbet olduğu için önceden bildirip rezervasyon yaptırmanız gerekiyor.
O yüzden buraya bir adres ve telefon bırakıyorum.
Göttinger Tourist-Information,
Am Markt 9,
telefon 05 51/49 98 00
Tövbe estağfurullah…
Ayrıntı çok fena..
Bu nasıl bir adres Türkçede ne kadar sinkaflı kelime varsa hepsi içerde..
1960 – 1970 yıllarında başlayan Türklerin Almanya göçü sırasında bir çok vatandaşımız diğer şehirlere olduğu gibi burayada yerleşmiş.
Çoğunluğu Türk olmak üzere İranlı, Pakistanlı ve Hint müslümanların ortak camileri Grone ilçesindedir.
1938 Nazi Almanyası döneminde kristal gece olaylarında Yahudilerin ibadet ettikleri Göttingen’deki sinagog da yerle bir edilip yıkıldı. Yahudiler öldürülüp sağ kalanlar ise toplama kamplarına götürülmüş.
Son olarak yemek konusunda seçici iseniz her yerde olduğu gibi burada da kebapçı abilerimiz var.
Aç kalmazsınız hala Anadoludan gittikleri gibi samimi ve içten olduklarını söylemekde fayda var.
Peki biz mi ne yaptık ?
Hava buz sohbet koyu.
Yılbaşı kutlamak hiç bir zaman adetim olmadı.
Olursa da olur, olmasada olur..
Ne karşıyım nede yanlıyım.
Benim için öyle özel bir anlamı yok yani.
Sevdiğim bir kardeşim buz gibi havada viski ısmarlamış bana içim ısınmış..
Söylemesi ayıp birde ızgara yapar kendisi.. Dillere destan..
Burdan bu gazı da vereyim kısa zamanda davet eder heralde..
Ben gittiğimde hava karanlıktı.
Fotoğraflar bir gün sonra yani 1 Ocak 2019 tarihinde çekildi o yuzden ortalık biraz sessiz ve sakin..
Hava iyi gibi görümdüğüne sakın aldanmayın yemin ediyorum heryerimiz dondu.
Yazdıklarım umarım bir gün birilerinin işine yarar.
Zaman ayırıp bu yazıyı okuduğun için teşekkür ediyorum.
Artık yorum yazabilirsin.
Hoşçakal.
Meftun şehir tarih kokuyor belli güzel bilğiler vermişsin birilerinin işime yarayaçağına eminim. Yediğin içtiğin senin olsun gördüklerini anlat misali şimdi canım ızgara çekti neyse sen gel sakaryaya ızgara balık, tavul, viski, rakı, şarap benden 🙂